29 Mart 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.

a

Marmara depremi kurbanları 19 yıl boyunca anıldı

Ölümcül Marmara depreminin 19’uncu yıldönümü millet boyunca törenlerle kutlandı. Cuma sabahı saat 03: 02’de sevgililerini anma törenine katılanlar ile birlikte. 1999 yılında Marmara bölgesini 37 saniyeliğine sarsan 7.4 büyüklüğündeki depremde 17.000’den fazla insan öldü, 43 binden fazla kişi yaralandı. Afetin merkez üssü, İstanbul’un doğusunda ağır sanayileşmiş İzmit ilçesi olan Gölcük’tü.

Zayiatın yanı sıra 1999 depremleri, Türkiye’nin ekonomik ve endüstriyel merkezi olarak hizmet veren Kocaeli, Adapazarı, İstanbul, Yalova ve kuzeybatıda yakındaki kasabalarda büyük hasara yol açmıştır.

Anadolu Ajansı (AA), Afet ve Acil Durum Yönetimi Dairesi (AFAD) konuşması Kocaeli baş sorumlusu Salim Tekoğul, Türkiye’nin deprem hazırlık düzeyinin 1999’daki seviyenin çok üzerinde olduğunu söyledi. Tekoğul, 1999 depreminden şahsen etkilendiğini söyledi. birkaç yakın akrabayı kaybetti.

“Herkes o zamanki arama ve kurtarma çabalarında büyük bir koordinasyon eksikliği olduğunu kabul ediyor,” diyen yetkili, tüm ilgili devlet kurumlarının 2009 yılında AFAD oluşturmak için birleştirildiğini de sözlerine ekledi.

Sadece Kocaeli’de 600 AFAD gönüllüsü bulunduğunu ve acil müdahale planlarının 2013 yılında güncellendiğini söyledi. Ayrıca çocuklar ve yetişkinler arasında farkındalık yaratmaya yönelik ortak bir çaba da olduğunu belirterek, bunun yüzde 3’ü dikkate alarak öneminin açık olduğunu da sözlerine ekledi. Marmara depremindeki tüm ölümlerin, mobilyaların yerinde sabitlenememesinden kaynaklandığı belirtildi. Gönüllülerin farkındalık, eğitim ve öğretim kampanyalarına katıldıklarını söyledi.

İstanbul’da, Avrupa yakasındaki Avcılar bölgesi en çok etkilenen bölgeler arasındaydı ve binalar yıkıldığında birkaç yüz kişi öldü. O zamandan beri, bilim insanlarından sürekli uyarılar ile korkuları yüksek kalıyor, Türkiye’nin en kalabalık şehri ve ekonomik merkezi olan İstanbul, “büyük olan” ın merkez üssünde olacak.

Adapazarı’ndaki bir törenle, birçok katılımcı 3:02 yaşında ağlayarak ağlamaya başladı ve bir imam Kuran’ı okumaya başladı. Bunlardan biri olan Suat Beyenal, Demirören Haber Ajansı’na eşinin o gece ölenler arasında olduğunu söyledi. “Ben depremin vurulduğu sırada Avustralya’daydım. Eşim 3 gün sonra bulundu. Ona benden onu gömdüler. Bundan sadece iki gün sonra gelebilirim.”

Yalova, Gölcük, Kocaeli ve 17 Ağustos 1999 tarihinde sonsuza dek değiştirilen pek çok küçük ilçe de dahil olmak üzere bölgedeki benzer törenler yapıldı.

Türkiye, bir dizi aktif fay hattında bulunduğu için dünyanın en sismik olarak aktif ülkeleri arasındadır. En son depremle ilgili felakette, Ekim 2011’de doğudaki Van ilinde yaklaşık 7,2 büyüklükteki deprem ve güçlü artçı şoklardan sonra 600’den fazla insan öldü.

Türkiye’deki en büyük tahrip edici fay hattı, Anadolu ve Avrasya levhalarının buluştuğu Kuzey Anadolu Fayı’dır (NAF). Anadolu plakası kuzeybatıya doğru Arap plakası tarafından ittirildiğinden, doğrultu atımlı bir fay kırıldı. KAF, 17 Ağustos depremi de dahil olmak üzere, tarih boyunca yıkıcı depremler üretti. Üç ay sonra, 12 Kasım 1999’da, Gölcük’ün 120 kilometre kuzeydoğusundaki Düzce ilçesine 7,0 büyüklüğünde bir deprem meydana geldiğinde 845 kişi öldü ve yaklaşık 5.000 kişi yaralandı.

Deprem sonrası yapılan çalışmalar sonucunda, onarımı tamamlanan 120.000 kötü tasarlanmış evlerin hasar gördüğü, 30.000 evin ağır hasar gördüğü, 2.000 binanın yıkıldığı ve 4 bin diğer binanın ağır hasar gördüğü öğrenildi. Depremden sonra yaklaşık 300.000 kişi evsiz kaldı.

Felaketten yıllar sonra Türkiye, deprem hasarının önlenmesi için zorunlu deprem sigortası ve kampanyanın bilinçlendirilmesi ve kamuoyuna deprem hazırlığı hakkında bilgilendirme kampanyaları gibi önlemler aldığını görmüştür.

Buna ek olarak, hükümet, yeni, depreme dayanıklı binaların önünü açmak için ülke çapında eski ve yıkıcı binaların yıkıldığı iddialı bir kentsel dönüşüm projesi üstlenmiştir.

İstanbul Valisi Vasip Şahin, Sultanahmet Meydanı’ndaki depremi işaret eden bir törende konuşan İstanbul’da, 18 milyon metrekarelik bir alanın deprem sonrası toplantı ve tahliye noktaları olarak belirlendiğini söyledi. Yaklaşık 2,500 kamu binasının, gerektiğinde 1,5 milyon insan barınabileceği 151 konteyner kampıyla 2,5 milyon insanı ağırlayacak güvenli alanlar olarak belirlendiğini söyledi.

Boğaziçi Üniversitesi Ulusal Deprem Gözlem Merkezi’nin başkanı Dr. Doğan Kalafat, AA’ya bir depremin doğal bir olay olduğunu ve hazırlıksız bir felakete dönüşen insanlık olduğunu söyledi.

İstanbul’un önümüzdeki 40 yıl içinde Richter ölçeğine göre 7.0’lık bir depreme şahit olacağı yönünde yüzde 70 şans olduğunu söyledi. O, önümüzdeki 90 yıl içinde olasılık yüzde 95’e yükseldiğini ekledi.

AFAD yönetim kurulu başkanı Murat Nurlu Perşembe günü yaptığı açıklamada, İstanbul’da büyüklük -7.5 şiddetinde bir depremin meydana gelmesi durumunda 30.000 kadar insanın öldürülebileceğini söyledi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen afet hazırlık çalışmasında konuşan Nurlu, tahmini 50 bin kişinin ağır yaralanabileceğini ve 44 bin 802 binanın yıkılabileceğini söyledi. Yaklaşık 2.4 milyon insan evsiz kaldı.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Türk mahkemesi, ABD papazının serbest bırakılması için temyizi reddetti

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.